Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Sebebiyle Boşanma Davası Nedir? Nasıl Açılır? Davalarda Avukatın Görevleri Nelerdir?
EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI SEBEBİYLE BOŞANMA DAVASI: HUKUKİ VE SOSYOLOJİK DEĞERLENDİRMELER
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Sebebiyle Boşanma Davası konu başlığını ele aldığımız bu makalemizde; Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Sebebiyle Boşanma Davasına Neden Olan Sebepleri, Dava Aşamalarını ve bu Davalarda Avukatın Görevlerini detaylı olarak değerlendireceğiz.
Boşanma Davaları İçin Alanında Uzman Avukatlarımıza Ulaşın
A&S Hukuk bürosu olarak Yalova Boşanma Avukatı kadrosu ile bu zorlu süreçte tüm müvekkillerimize bireysel olarak kendi durumları özelinde profesyonel hukuk desteği ve danışmanlık hizmeti sunmaktadır. Boşanma sebepleri Türk Medeni Kanunu 161-166’ncı maddeleri arasında özel ve genel olarak iki başlıkta incelenmektedir.
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması
Türk Medeni Kanunu’nda yer alan boşanma nedenlerinden biri olan evlilik birliğinin temelinden sarsılması, uygulamada en sık başvurulan ve en geniş yoruma açık olan hukuki boşanma sebebidir. Bu makalede, söz konusu boşanma sebebinin yasal çerçevesi, yargı içtihatları, toplumsal etkileri ve uygulamadaki sonuçları incelenecektir.
1. Yasal Çerçeve
Türk Medeni Kanunu‘nun 166. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması, kanunda genel bir boşanma nedeni olarak kabul edilmiştir. Maddeye göre:
“Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.”
Bu hüküm çerçevesinde hâkim, tarafların beyanlarını, delilleri ve evlilik birliğinin devam edip edemeyeceğini değerlendirerek karar verir. Bu dava türü, hem kusurlu hem de kusursuz eş tarafından açılabilir.
2. EVLİLİK BİRLİĞİNİN SARSILMASINA NEDEN OLAN UNSURLAR: HUKUKÎ VE TOPLUMSAL İNCELEMELER
Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesi, “evlilik birliğinin temelinden sarsılması”nı boşanma sebeplerinden biri olarak düzenlemiştir. Bu genel nitelikli boşanma sebebi, somut olayların yargıca sunulması ve evliliğin sürdürülmesinin beklenemeyecek düzeyde zedelendiğinin ispatlanmasına dayanır. Ancak bu sarsıntıya neden olan unsurlar her evlilikte farklılık gösterdiğinden, yargı pratiği bu alanda oldukça geniştir.
Bu makalede, evlilik birliğini temelinden sarsan unsurlar çeşitli kategoriler altında değerlendirilerek hem toplumsal hem de hukuksal yönleriyle incelenecektir.
1. Fiziksel ve Psikolojik Şiddet
Evlilik içinde eşlerden birinin diğerine uyguladığı fiziksel veya psikolojik şiddet, evliliğin temel yapısını derinden sarsar. Fiziksel şiddet, darp, tehdit ve zor kullanma şeklinde ortaya çıkarken; psikolojik şiddet ise aşağılayıcı sözler, baskı, kıskançlık, hakaret veya ilgisizlikle kendini gösterebilir.
- Hukuki Değerlendirme: Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesi kapsamında bu durum, boşanma davasına gerekçe teşkil eder. Ayrıca, Türk Ceza Kanunu bakımından da suç niteliği taşıyabilir.
- Yargıtay Uygulaması: Süreklilik arz eden psikolojik şiddetin de boşanma sebebi oluşturduğu Yargıtay kararlarında vurgulanmaktadır.
2. Sadakatsizlik ve Güven İhlali
Evlilik birliğinin temel unsurlarından biri karşılıklı güvendir. Aldatma (zina) veya duygusal sadakatsizlik, bu güveni ciddi şekilde sarsar. Sadakatsizlik yalnızca fiziksel değil, dijital iletişim araçları üzerinden gerçekleşen mesajlaşmalarla da gündeme gelebilir.
- Delil Olarak: Telefon kayıtları, mesajlar, sosyal medya paylaşımları, tanık beyanları bu tür durumların ispatında kullanılabilir.
- Boşanma Sebebi Olarak: Zina, özel boşanma sebebi sayılırken; ispatlanamayan ancak şüphe uyandıran sadakatsizlik halleri, evlilik birliğinin sarsılması kapsamında değerlendirilir.
3. Ekonomik Baskı ve Mali Sorunlar
Gelir yetersizliği, aşırı borçlanma, eşin çalışmasına izin verilmemesi ya da maddi katkı sunmaktan kaçınması, evliliği sürdürülemez hale getirebilir. Birçok boşanma davası, aslında görünüşte başka sebeplerle açılmış olsa da temelinde ekonomik sorunlar barındırır.
- Hukuki Bakış: Eşlerden birinin diğeri üzerindeki ekonomik baskısı veya mali yükümlülüklerini yerine getirmemesi, evlilik birliğini temelden sarsan davranış olarak kabul edilir.
- Yargı Yaklaşımı: Yargıtay, eşin sürekli iş değiştirmesi, kazancını ailesine vermemesi ya da çalışmayan eşe hiçbir maddi destek sağlamamasını boşanma gerekçesi saymaktadır.
4. Aile Müdahalesi ve Sosyal Baskı
Eşler dışındaki üçüncü kişilerin, özellikle geniş aile bireylerinin evliliğe aşırı müdahalesi, evlilik birliğini tehdit eden bir başka önemli unsurdur. Kayınvalide baskısı, kardeşler arası çekişmeler ya da kültürel beklentiler, çiftler arasında çatışma yaratabilir.
- Toplumsal Yansımalar: Geleneksel toplum yapısında “aile evliliği” anlayışı, çiftler arasında mahremiyet alanının daralmasına yol açar.
- Hukuki Açıdan: Eşin ailesi tarafından sistematik olarak küçük düşürülmesi, baskıya maruz kalması ve diğer eşin buna kayıtsız kalması, boşanma için haklı sebep olarak görülür.
5. Cinsel Uyumsuzluk ve İlişki Eksikliği
Cinsel yaşamda yaşanan sorunlar veya eşler arası tensel ilişkinin tamamen kesilmesi, evlilik birliğini ciddi şekilde zedeleyebilir. Bu durum bazı çiftlerde tabu olarak görülse de uzun vadede evliliği sürdürülemez hale getirebilir.
- Tıbbi ve Psikolojik Boyut: Cinsel uyumsuzluk bazen fizyolojik bazen psikolojik nedenlere dayanabilir. Bu konudaki sorunların görmezden gelinmesi veya iletişimsizlik de krizi büyütür.
- Hukuki Bakış: Cinsel birlikteliğin makul süreyle ve kasıtlı olarak reddedilmesi, boşanma davasında önemli bir delil niteliği taşır.
6. Alkol, Madde ve Kumar Bağımlılığı
Alkol, uyuşturucu madde veya kumar bağımlılığı, yalnızca bağımlı olan kişiyi değil, aile bütününü olumsuz etkileyen bir kriz halidir. Evin gelirinin harcanması, aile huzurunun bozulması ve çocukların etkilenmesi gibi zincirleme sonuçlar doğurabilir.
- Mahkeme Yaklaşımı: Bu tür bağımlılıkların süreklilik arz etmesi, tedavi reddi ve aileye zarar vermesi durumunda mahkemeler boşanma talebini yerinde görmektedir.
- Delillendirme: Polis kayıtları, tedavi reddine dair belgeler, komşu tanıklıkları gibi araçlarla bu durum ispatlanabilir.
7. İletişim Eksikliği ve Uyuşmazlıklar
Eşler arasındaki iletişim sorunları, tartışmaların artması, çözüm üretilememesi, evlilikte zamanla bir “duygusal kopuş” yaratır. Bu durum, şiddet içermese dahi evliliğin ruhunu zedeler.
- Duygusal Tükenme: Eşlerin birbirine yabancılaşması, ortak yaşamı anlamsız hale getirebilir.
- Hukuki Değerlendirme: Tekrarlayan tartışmalar, tahammülsüzlük ve iletişimsizlik Yargıtay tarafından da boşanma sebebi olarak kabul edilmektedir.
8. Uzun Süreli Ayrılıklar ve Terk
İstem dışı veya kasıtlı olarak gerçekleşen ayrılıklar, evliliği işlevsiz hale getirir. Eşlerden biri uzun süreli olarak ayrı yaşamakta ısrar ediyorsa ya da eve dönmekten kaçınıyorsa, bu durum evlilik birliğini temelden sarsabilir.
- Yasal Ayrılık ile Farkı: Terk, özel bir boşanma sebebidir. Ancak evlilik birliğinin temelinden sarsılması gerekçesiyle de ayrılıklar dava konusu yapılabilir.
- Sosyal Sonuçlar: Ayrı yaşama hali, sadakat, ortak yaşam ve dayanışma yükümlülüklerinin ihlali anlamına gelir.
Nihayetinde Evlilik birliği, karşılıklı sevgi, saygı, sadakat ve işbirliği üzerine kuruludur. Bu yapıyı zedeleyen her davranış, evliliği temelden sarsabilir. Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesi bu tür genel durumları kapsayarak yargıca takdir yetkisi tanır. Ancak uygulamada mahkemeler, delil ve olayların ciddiyetine göre karar vermektedir.
Boşanma davası, sadece hukuki bir süreç değil; aynı zamanda psikolojik, toplumsal ve duygusal boyutları olan çok katmanlı bir meseledir. Bu nedenle evlilik birliğini sarsan unsurlar her zaman çok yönlü değerlendirilmelidir.
3. Kusur İlkesi ve Hâkimin Takdir Yetkisi
Her boşanma davası, bir kusur tartışmasını da beraberinde getirir. Ancak evlilik birliğinin temelinden sarsılması halinde kusur aranmasa da, özellikle maddi ve manevi tazminat ya da velayet gibi konular için kusur oranı önem kazanır.
Hâkim, tarafların sosyal ve psikolojik durumlarını, çocukların menfaatini ve olayların evlilik üzerindeki etkisini değerlendirerek takdir hakkını kullanır. Yargıtay kararları da bu noktada emsal niteliği taşır.
4. Sosyolojik Perspektif
Her boşanma davası, sadece iki kişinin ayrılığı değil, aynı zamanda bir ailenin, bazen bir çocuğun ve çoğu zaman iki geniş ailenin de yaşamını etkiler. Toplumda boşanma oranlarının artması, bireylerin evlilik kurumuna bakışını da değiştirmektedir.
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davaları, bireylerin duygusal, ekonomik ve sosyal sağlığını doğrudan etkiler. Bu nedenle aile danışmanlık hizmetlerinin, psikolojik destek mekanizmalarının ve sosyal politikaların önemi artmaktadır.
5. Yargı Kararları ve Uygulamadaki Farklılıklar
Yargıtay içtihatlarında, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını gösteren çeşitli emsal kararlar yer almaktadır. Bu kararlarda, eşlerin karşılıklı kusurlarının dengesi, çocukların menfaati ve toplumun genel değer yargıları dikkate alınmaktadır. Ancak uygulamada bazı mahkemelerin farklı kararlar vermesi, hukuki belirsizlik yaratabilmektedir. Bu durum da her boşanma davası için ayrı bir strateji belirlenmesini zorunlu kılar.
6. Dava Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler
Bir boşanma davası açmadan önce dikkat edilmesi gereken bazı önemli hususlar vardır:
- Olayların belgelenmesi (mesajlar, ses kayıtları, tanık beyanları)
- Mal rejimi ve paylaşımı hususunda hazırlık
- Çocukların velayet ve nafaka durumunun planlanması
- Profesyonel hukuki destek alınması
Bu hazırlıklar, hem davanın daha sağlıklı ilerlemesini hem de tarafların haklarının korunmasını sağlar.
Tüm bu değerlendirmeler ışığında; Evlilik birliğinin temelinden sarsılması, modern aile yapılarında sıklıkla karşılaşılan bir boşanma sebebi olup hem hukuki hem de sosyolojik boyutları olan karmaşık bir süreçtir. Boşanma davası, sadece bir hukuki işlem değil, aynı zamanda bir yeniden başlangıçtır. Bu süreçte, tarafların hem duygusal hem de hukuki olarak doğru yönlendirilmesi büyük önem taşır.
EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI DAVALARINDA DAVA AŞAMALARI: HUKUKİ SÜREÇ VE UYGULAMA ANALİZİ
Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması, boşanma davalarında en sık başvurulan genel bir sebep niteliğindedir. Bu davalarda başarıya ulaşmak, yalnızca evlilik birliğinin sürdürülemez hale geldiğini ispatlamaktan ibaret değildir; aynı zamanda hukuki sürecin doğru yürütülmesi, usul kurallarına uyulması ve tüm aşamaların dikkatle takip edilmesi gerekmektedir.
Bu makalede, evlilik birliğinin temelinden sarsılması gerekçesine dayalı boşanma davalarının tüm dava aşamaları detaylı olarak ele alınacak; sürecin hukuki, pratik ve teknik yönleri açıklanacaktır.
1. Hazırlık Aşaması: Ön İnceleme ve Danışmanlık
Boşanma davası açmadan önce ilk adım, tarafın bir avukata başvurarak durumu değerlendirmesidir. Bu aşamada:
- Tarafın evlilik geçmişi ve yaşadığı sorunlar dinlenir.
- Olayların hukuki anlamda boşanma sebebi oluşturup oluşturmadığı değerlendirilir.
- Velayet, nafaka, tazminat gibi konularda stratejik bir yol haritası çıkarılır.
- Belgeler toplanır (mesaj kayıtları, tanık bilgileri, sağlık raporları vs.)
2. Dava Dilekçesinin Hazırlanması ve Davanın Açılması
Elde edilen bilgi ve belgeler ışığında boşanma davası dilekçesi hazırlanır. Dilekçede:
- Boşanma nedeni olarak evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesi açıkça belirtilir.
- Olaylar tarih sırasına göre anlatılır.
- Talep sonuçları (boşanma, velayet, nafaka, maddi/manevi tazminat) açıkça yazılır.
Dava dilekçesi, görevli ve yetkili aile mahkemesine sunularak dava resmen başlatılır. E-Devlet ve UYAP sistemleri bu sürecin dijital olarak yürütülmesini sağlar.
3. Karşı Tarafın Cevap Dilekçesi
Davalı eşe dava dilekçesi tebliğ edildikten sonra 2 haftalık cevap süresi başlar. Bu sürede:
- Davalı iddialara katılıp katılmadığını belirtir.
- Kendi delillerini ve tanıklarını bildirir.
- Gerekirse karşı boşanma talebinde bulunabilir (karşı dava).
Cevap dilekçesi de, dava sürecinin yönünü değiştirecek stratejik bir belgedir.
4. Ön İnceleme Duruşması
Mahkeme, ön inceleme aşamasında şu konuları ele alır:
- Tarafların delilleri sunup sunmadığı kontrol edilir.
- Uyuşmazlık konuları belirlenir.
- Taraflar sulhe davet edilir (anlaşma ihtimali varsa değerlendirilir).
- Delil sunma süreci tamamlanır.
Yapay zeka sistemleri, bu aşamada sulh ihtimalini veya muhtemel karar yönelimlerini geçmiş dosyalarla kıyaslayarak tahmin edebilir.
5. Tahkikat (Delil Değerlendirme) Aşaması
Bu aşama, boşanma davasının en kritik bölümüdür. Taraflar delillerini sunar ve tanıklarını dinletir. Mahkeme şu işlemleri yapar:
- Tanık beyanlarını alır.
- Bilirkişi raporları (psikolojik değerlendirme, mali analiz vs.) istenebilir.
- İlgili kurumlara (okul, sosyal hizmet, emniyet vs.) yazı yazılarak bilgi toplanır.
- Çocukların dinlenmesi gerekiyorsa pedagojik destek alınır.
Tanık ifadeleri, delillerin güvenilirliği ve olay örgüsü bu aşamada şekillenir.
6. Sözlü Yargılama ve Esas Hakkında Beyan
Delillerin toplanmasının ardından sözlü yargılama aşamasına geçilir. Taraflara son kez beyan hakkı tanınır. Mahkeme, kararını vermeden önce:
- Tarafların boşanma iradesini değerlendirir.
- Çocukların üstün yararı ilkesi çerçevesinde karar verir.
- Nafaka ve tazminat taleplerini inceler.
7. Hüküm ve Gerekçeli Karar
Mahkeme, tüm süreçlerin sonunda kararını açıklar. Verilecek hükümler şunlar olabilir:
- Boşanmanın kabulü ya da reddi
- Velayet düzenlemesi
- Nafaka ve tazminat miktarları
- Mal rejimi tasfiyesi yönlendirmesi
Mahkeme kararının kısa hükmü genelde duruşma sonunda bildirilir, ancak gerekçeli karar birkaç hafta içinde yazılır ve taraflara tebliğ edilir.
8. İtiraz Süreci: İstinaf ve Temyiz
Taraflar, kararın hukuka aykırı olduğunu düşünüyorlarsa şu yollara başvurabilir:
- İstinaf (Bölge Adliye Mahkemesi’ne)
- Temyiz (Yargıtay’a – belirli şartlar altında)
Avukat, bu aşamada kararın gerekçesini analiz ederek itiraz süreci için ayrı bir hukuki dilekçe hazırlar. Yapay zeka sistemleri, istinaf/temyiz ihtimal analizlerinde ve emsal karar araştırmalarında etkili olabilir.
9. Kararın Kesinleşmesi ve Uygulama Aşaması
Boşanma kararı kesinleştikten sonra şu işlemler yapılır:
- Nüfus kayıtları güncellenir (nüfus müdürlüğüne bildirim).
- Nafaka ya da tazminat ödemeleri başlatılır.
- Velayet kararları icra edilir.
- Mal rejimi davası varsa, ayrı bir dava süreci olarak başlatılır.
Nihayetinde Evlilik birliğinin temelinden sarsılması gerekçesiyle açılan davalar, sadece bir boşanma kararına ulaşmakla sınırlı değildir; aynı zamanda hukuki sürecin her aşamasının dikkatle yönetilmesini zorunlu kılan bir bütündür. Bu süreçte delil yönetimi, usul kurallarına uygunluk ve profesyonel strateji belirleme büyük önem taşır.
Yapay zeka destekli hukuk teknolojileri, sürecin hızlanmasına, kararların tutarlılığına ve tarafların daha etkin temsil edilmesine olanak sağlamaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki, her boşanma davası insana dair duygusal ve sosyal dinamikler içerdiğinden, teknolojik destek yalnızca bir araç; asıl belirleyici ise insan bilgisidir.
EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI DAVALARINDA AVUKATIN ROLÜ VE GÖREVLERİ
Evlilik kurumunun sona erdirilmesiyle sonuçlanan boşanma süreçlerinde, özellikle evlilik birliğinin temelinden sarsılması gerekçesine dayanan davalarda, avukatın rolü belirleyici bir önem taşır. Bu boşanma sebebi, soyut yapısı nedeniyle hâkimin geniş bir takdir yetkisine sahip olduğu bir alandır. Dolayısıyla, bu süreçte avukatın müvekkilini doğru bilgilendirmesi, delilleri eksiksiz sunması ve stratejik adımlar atması gerekir.
Bu makalede, evlilik birliğinin temelinden sarsılması davalarında bir avukatın üstlenmesi gereken görevler, stratejik yaklaşım biçimleri ve profesyonel sorumlulukları detaylı biçimde incelenecektir.
1. Hukuki Danışmanlık ve Ön İnceleme
Bir müvekkil boşanma niyetiyle başvurduğunda, avukatın ilk görevi durumu hukuki açıdan analiz etmektir. Avukat şu adımları izlemelidir:
- Evlilik süreci ve evliliğin geldiği nokta hakkında ayrıntılı bilgi toplamak
- Müvekkilin anlattığı olayların evlilik birliğini sarsacak düzeyde olup olmadığını hukuki kriterlere göre değerlendirmek
- Alternatif dava sebepleriyle (zina, terk, hayata kast vb.) kıyaslama yaparak en uygun hukuki zemini belirlemek
Bu aşama, sonraki sürecin hukuki doğruluğunu ve başarısını doğrudan etkiler.
2. Delil Yönetimi ve Belgelerin Hazırlanması
Avukatın en önemli görevlerinden biri delil yönetimidir. Zira evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiası, ancak somut olay ve delillerle desteklenirse mahkemede karşılık bulur. Avukat:
- Tanık beyanlarını organize etmeli ve ön görüşmelerle hazırlamalı
- Mesajlaşma kayıtları, sosyal medya paylaşımları, ses kayıtları gibi belgeleri yasal çerçevede toplamalı
- Tıbbi raporlar, polis tutanakları veya psikolojik değerlendirmeler gibi belgeleri edinmeli
- Müvekkil lehine olan tüm delilleri dosya bütünlüğü içinde sunmalıdır
Delillerin geçerliliği, toplanma yöntemi ve zamansal ilişkisi hayati önemdedir. Avukat bu süreci teknik ve etik sınırlar çerçevesinde yürütmelidir.
3. Dava Stratejisinin Oluşturulması
Her boşanma davası kendi içinde benzersizdir. Bu nedenle avukat, somut olaylara göre özel bir strateji geliştirmelidir. Bu strateji şu unsurları içermelidir:
- Davanın çekişmeli mi yoksa anlaşmalıya evrilebilecek yapıda mı olduğu
- Velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin kapsamı
- Karşı tarafın olası savunmaları ve hamleleri
- Müvekkilin kamuoyunda ya da sosyal çevrede yıpratılmaması için alınacak önlemler
Günümüzde bazı hukuk yazılımları ve yapay zeka uygulamaları, benzer dava örneklerini analiz ederek avukatlara veri temelli önerilerde bulunmakta; bu da strateji belirleme sürecini daha bilimsel bir temele oturtmaktadır.
4. Dava Dosyasının Hazırlanması ve Sürecin Takibi
Avukat, mahkemeye sunulacak dava dilekçesini teknik ve hukuki doğrulukla hazırlamalı, ileri sürülen iddiaları dayanaklarıyla birlikte ortaya koymalıdır. Aynı zamanda:
- Dava süreci boyunca gerekli ara talepleri yapmalı (geçici velayet, tedbir nafakası, uzaklaştırma vb.)
- Duruşmalarda etkin biçimde müvekkilini temsil etmeli
- Karşı tarafın dilekçelerine süresi içinde yanıt vererek dava dosyasını güncel tutmalıdır
Bir boşanma davasında eksik işlem veya süresinde yapılmayan bir başvuru, davanın seyrini olumsuz etkileyebilir.
5. Müzakere ve Arabuluculuk Süreçlerine Katılım
Her ne kadar evlilik birliğinin temelinden sarsılması davaları genellikle çekişmeli olsa da, bazı aşamalarda tarafların uzlaşabileceği alanlar olabilir. Avukat:
- Arabuluculuk süreçlerinde aktif rol almalı
- Müzakere tekniklerini kullanarak daha az yıpratıcı çözümler önermeli
- Özellikle mal paylaşımı, çocukla kişisel ilişki kurulması gibi konularda yapıcı tavır almalıdır
Uzlaşma sağlanamasa bile bu süreçler, müvekkilin daha az yıpranarak dava sürecinden geçmesine yardımcı olur.
6. Karar Sonrası İşlemler ve İtiraz Hakkının Kullanılması
Mahkeme karar verdikten sonra avukatın görevi sona ermez. Avukat şu işlemleri yapmalıdır:
- Gerekçeli kararı inceleyerek hukuki hata olup olmadığını tespit etmek
- Müvekkilin menfaatine aykırı bir durum varsa istinaf veya temyiz başvurusu yapmak
- Kararın kesinleşme sürecini takip etmek
- Velayet, nafaka, mal rejimi gibi kararların icrasını sağlamak
Ayrıca avukat, dava sürecinde alınan geçici tedbirlerin kaldırılması, karara bağlanan nafaka ödemelerinin başlatılması gibi işlemlerle de ilgilenir.
7. Psikolojik ve Sosyal Destek Yönlendirmesi
Bir boşanma davası sadece hukuki değil, aynı zamanda derin bir psikolojik süreçtir. Avukat, profesyonel sınırlarını aşmadan ama insani yaklaşımı da göz ardı etmeden müvekkiline şu yönlendirmeleri yapabilir:
- Psikolojik danışmanlık alma önerisi
- Çocuklarla ilgili sosyal hizmet desteği
- Yeni bir yaşam düzeni kurulmasında rehberlik
Modern avukatlık pratiğinde bu tür bütüncül yaklaşım giderek daha fazla önem kazanmaktadır.
Nihayetinde Evlilik birliğinin temelinden sarsılması gerekçesiyle açılan davalarda avukatın görevi sadece dilekçe yazmak ve duruşmaya katılmakla sınırlı değildir. Bu süreç, avukatın hukuk bilgisiyle birlikte stratejik düşünme, iletişim becerisi, etik yaklaşım ve psikolojik farkındalık gibi çok yönlü özelliklerini de sergilemesini gerektirir.
BOŞANMA DAVALARI İÇİN ALANINDA UZMAN AVUKATLARIMIZA ULAŞIN
Evlilik birliğinizde çözüm bulunamayan sorunlar yaşıyor ve artık bir adım atma zamanının geldiğine inanıyorsanız, Yalova’daki uzman boşanma avukatlarımızdan destek alarak sürecinizi güvenle başlatabilirsiniz.
Yalova’da boşanma davalarına odaklanan deneyimli hukuk ekibimiz, her biri alanında uzmanlaşmış avukatlardan oluşmaktadır. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması, anlaşmalı boşanma davası, çekişmeli boşanma davası, nafaka davası, velayet davası, mal paylaşımı davası ve tazminat davası gibi konularda size özel hukuki çözümler sunuyoruz.
Neden Bizi Tercih Etmelisiniz?
- Boşanma davalarında uzmanlık: Yalnızca boşanma değil, boşanmanın tüm hukuki boyutlarında etkin bilgi ve deneyim sahibiyiz.
- Yalova yerel mahkemelerinde güçlü temsil: Yerel uygulamaları bilen, sonuç odaklı avukat kadrosuna sahibiz.
- Şeffaf iletişim ve stratejik danışmanlık: Dava sürecinin her aşamasında sizi bilgilendiriyor, adım adım birlikte ilerliyoruz.
- Kişiye özel çözüm planları: Her müvekkilimizin yaşamı farklıdır; biz de ona uygun bir yol haritası sunarız.
En iyi boşanma avukatları.
Siz de Yalova’da boşanma sürecinizi profesyonelce yürütmek, haklarınızı en doğru şekilde savunmak istiyorsanız, bizimle hemen iletişime geçin. Avukatlarımız ilk görüşmede durumunuzu analiz ederek sizi en doğru şekilde yönlendirecektir. İletişim sayfamızdan bize ulaşabilir ve boşanma davanız ile ilgili detaylı bilgi alabilirsiniz.